2017 yılına büyüme hedefleri ile giren leasing sektöründe, ülkemizdeki yatırım ikliminin zayıf olması nedeniyle, toplam işlem hacmi bir önceki yıla paralel olarak 6,2 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşmiştir. 2017 yıl sonunda sektörün leasing alacakları %18,1 artışla 52 milyar TL’ye ulaşmıştır. Sektörün takipteki alacakları 2016 yılına kıyasla %3,9 artış gösterirken, takipteki alacakların leasing portföyüne oranı ise %5,55 olmuştur.
Sektörün toplam iş hacminin yeterli hız ve oranda artmadığı, içinde bulunulan genel konjonktüre bağlı olarak yoğun rekabetin yarattığı baskıya rağmen, sektörün özkaynak kârlılığı 2017 yılında %11,4 olarak gerçekleşmiştir.
Türkiye’de 32 yıllık geçmişinde 87,2 milyar ABD dolarlık yatırıma aracılık etmiş bulunan leasing sektörünün yatırımlar içerisinden aldığı payı gösteren penetrasyon oranı ise 2016 sonunda %4,97 iken 2017 Eylül ayında %5,60 seviyesine yükselmiştir.
Finansal kiralama sektöründe yatırımların dağılımına baktığımızda; birinci sırayı %26,9’luk pay ile iş ve inşaat makineleri, ikinci sırayı %20,7 ile gayrimenkul, üçüncü sırayı da %20,2 ile diğer makine ve ekipmanlar almaktadır.
Yıl içinde Kredi Garanti Fonu (KGF) uygulaması başta olmak üzere ekonomik faaliyeti desteklemeyi hedefleyen teşvikler sektörün geleceğe dönük beklentilerini güçlendirmiş ve motivasyonunu artırmıştır.
Sektördeki rekabet koşullarının 2018 yılında da benzer şekilde sürmesi muhtemel görünmekle birlikte, ülkemizdeki ekonomik ve siyasi ortam ile sınır ötesindeki gelişmeler büyüme ve yatırım iklimini yönlendirmekte kritik öneme sahip olacaktır. 2018 yılında sektörün ılımlı bir büyüme sergileyerek 6,3 milyar ABD doları işlem hacmine ulaşması beklenmektedir.